Turizm sektörünün haber kaynağı Turizm Haber Merkezi'nin haberine göre uzun yıllar arabayla Avrupa seyahati yapmanın hayallerini kuran, peş peşe yaşadıkları kötü olaylardan sonra planlarını hayata geçirmek için Adana'dan yola koyulan ve seyahat rotalarının neredeyse finaline kadar her şeyin istedikleri gibi giden doktor osman sarı ve ailesinin Roma'ya varmasıyla kabus başladı, arabalarında ne var ne yoksa hırsızlara kaptıran ailenin dikkat çektiği otel detayı ise oldukça korkutucu.
Hem cenazesine gidemedikleri kardeşlerinin kabrini ziyaret edip taziyede bulunmak hem de biraz olsun deprem kabusundan uzaklaşmak için Belarus'a gitmeye karar verdiklerini belirten Osman Sarı ve ailesinin hayata geçirdiği plan tam da düşündükleri gibi ilerlerse de Roma'ya vardıklarında yolculukları bir kabusa dönüştü. Özellikle turistik bir ülke olan İtalya'da yapacakları seyahat konusunda birçok kişiden tedbirli olmaları yönünde uyarılar alan Sarı ailesi, güvenli olmadığını duydukları şehirlerde konaklamayı tercih etti.
Roma'ya geçen ve Airbnb'ye kayıtlı bir otelde rezervasyon yaptıran, özellikle Güney İtalya'da hırsızlığa karşı dikkatli olmaları yönünde çok sayıda tavsiye alan Sarı ailesi, daha güvenli buldukları bu oteli tercih etse de işler tam da bu noktada ters gitmeye başladı. Özellikle de İtalya'da satın aldıkları pahalı eşyalarla dolu arabalarını park etmek için güvenli bir otopark arayan Sarı ailesi, kendilerine önerilen ücretli otoparkın içlerine sinmemesi yüzünden arabalarını otele daha yakın bir noktaya bıraktı. Ancak bu karar aslında onların birçok şeylerini kaybetmelerine neden olacak büyük bir hataydı. Dünyanın en güvenilir şehirleri arasında 264'üncü sırada yer alan Roma, gezgin ailenin kabusu oldu.
Sabah araçlarının yanına gittiklerinde camlarının kırılarak her şeylerinin çalındığını farkeden ve şoku atlattıktan sonra polisi arayan Sarı ailesi, hiç beklemedikleri bir ilgisizlikle karşılaştı. Polis, gerçekleşen soyguna pek de ilgi göstermedi. Osman Sarı, polisin kayıtsızlığından sonra yaptıklarını şöyle anlattı:
"Hemen polisi aradık. Araç çalışıyorsa yanlarına gelmemizi istediler. Otoparkın hemen karsısındaki polis noktasına geçtik. Çalınan eşyalarla ve olayla ilgili tutanak tutup bizi yolladılar. Bizden sonra bir inceleme ya da araştırma yaptılar mı derseniz, ben hiç zannetmiyorum. Bizi otelden oraya yollayan kişiden de şüphelendik. Hatta bir gece önce gelip giden kişi bile bizim için şüpheli olmuştu. Bir süre sonra her gün buna benzer yüzlerce olayın yaşandığı bu ülkede turist soymanın rutin olduğuna kanaat getirdik. Her ne kadar turistler hedef olsa da 3 sene önce yanında kaldığımız İtalyan ailenin de bir yaşını doldurmamış aracı çalınmış. Canımıza zarar gelmediği için mutluyduk ama hırsızlığın bu kadar yaygın olduğu başka bir ülke bilmiyorum.''